Rembrandt: Bir Dahinin Hayatı ve Ölümsüz Eserleri
Rembrandt Harmenszoon van Rijn, Hollandalı bir Barok dönemi ressamıdır ve sanat tarihinin en büyük ressamlarından biri olarak kabul edilmiştir.
Abstraksiyonizm akımında yalnızca soyut ifadelere yer verilir ve böylece sanatçılar daha yoğun duyguları resmeder. Bu akımda zihnin kavramları diğer kavramlardan soyutlanır ve bu bakış açısıyla eserler ortaya çıkar. Bu akımı destekleyen ve günümüze ulaştıran birçok sanatçı bulunur.
Abstraksiyonist duvar tabloları, renk, şekil ve form üzerine odaklanarak sanatı en soyut haliyle sunar.
Duvar sanatı üzerinde de izleri etkili bir şekilde görülen bu yaratıcı akımın ünlü ressamların tabloları için çeşitli estetik prensipleri bulunur. Buna göre sanatçıların ortaya estetik bir eser çıkarmaları için şekilleri, renkleri, formları ve işaretleri kullanması gerekir. Bu bakış açısında sanatçılar bir gerçekliği resmetmeye çalışmadan sanatını başarıyla icra eder. Sanatçılar soyut ve ilk bakıldığında bir anlam taşımayan unsurlara tablolarında sıklıkla yer verir. Soyut kavramlardan yararlanılarak oluşturulan bu eserlerin tümünde gerçek olmayan ögeler mevcuttur. Sanatçılar bu şekilde ortaya akıma uygun estetik eserler çıktığı düşüncesini savunur.
Soyut sanat akımları arasında öncülük taşıyan bu hareket karışık ve ilk bakıldığında anlamsız görünen şekil ve semboller aracılığıyla oluşturulmaktadır. Sanatçılar eserlerinde mantıklı ve akılcı bir unsura yer vermezler. Aynı zamanda sanatçılar soyut bakış açısını desteklemek için sanatları üzerinde fazla düşünmeye de gerek duymaz. Bu özelliklerin duvar üzerine taşınması ise sanatı başka bir boyuta sürüklemiştir. Bu sayede ortaya son derece çarpıcı ve akılda kalıcı eserler çıkmıştır. Duvarları süsleyen birçok sanat eseri hala popülerliğini korumaya devam eder.
Abstract Siyonist sanatçılar arasında örnek gösterilecek isimler Wassily Kandinsky ve Piet Mondrian olarak ifade edilebilir. Wassily Kandinsky eserlerinde duygusal bir yoğunluk oluşturmayı amaçlamıştır. Aynı zamanda sanatçının Sanatta Ruhsallık Üzerine isimli bir kitabı da bulunmaktadır. Sanatçının Kompozisyon VII isimli eseri ise dönemine damga vuran soyut sanat eserlerinden biri olmuştur.
Piet Mondrian ise neredeyse tüm sanat eserlerinde geometrik şekillerden yararlanılmıştır. Sanatçının kullandığı geometrik şekiller soyut formlarıyla da büyük ölçüde dikkat çekmektedir. Sanatçının en ünlü eseri kırmızı, mavi ve sarı renklerin hakim olduğu Kompozisyon II adını verdiği tablodur. Bu tablo üzerinde yalnızca geometrik şekiller mevcuttur. Aynı zamanda Gri Ağaç, Kompozisyon A, New York City I, Kırmızı Ağaç ve daha birçok tablosu da sanatçının soyut akımı ne kadar başarılı kullandığının bir göstergesidir. Sanatçı, sanat eserlerinde alışılmışın dışına ne düzeyde çıkabileceğini adeta kanıtlamıştır. Soyut görsel ifade ile oluşturulan bu eserler zaman içerisinde duvar sanatıyla birleşmiş ve bu eşsiz soyut unsurlar duvar üzerine taşınmıştır.
Abstraksiyonizmin duvar sanatındaki etkisi zaman geçtikçe yadsınamaz bir düzeye ulaşmıştır. Aynı zamanda bu akım özelinde işlenen birçok çeşitli tema da bulunur. Sanatçılar büyük bir çoğunlukla tablolarında düzen, saflık ve sadelik unsurlarına dikkat etmektedir. Tüm eserlerde işlenen temalarda renklere, şekillere, çizgilere ve dokulara çok güçlü bir değer verilir. Eserler üzerinde neredeyse tanınabilecek herhangi bir nesne bulunmaz. Tablolar sanatçıların hayal güçleriyle harmanlayarak anlaşılması zor ancak etkili bir hal alır. Bu nedenle eserlerde işlenen temaların son derece öznel olduğunu söylemek de mümkün. Hiçbir sanatçının eserinde ise gerçekçi bir temaya rastlanması mümkün değildir. Sanatçılar bu noktada son derece özgür bir şekilde sanatını icra etmektedir.
Abstraksiyonizm ve sanatsal ifade gücü bu şekilde harmanlanarak ortaya son derece estetik ve etkili sanat eserleri çıkar. Bu sanat türünde herhangi bir fikir ya da konsept etkili bir şekilde aktarılır. Kişiler farklı temalara göre tabloların ne anlattığını anlamaya çalışmak yerine tabloların büyüsüne kapılmaktadır. Kullanılan bu soyut öğeler toplumun sanata olan bakış açısını da büyük ölçüde değiştirmiştir. Kişiler sanat eserlerinde mantıklı ve akılcı unsurlar aramaktan vazgeçerek kendilerini soyut dünyanın ellerine bırakmıştır.
Abstraksiyonist duvar tabloları günümüzde de renk, şekil ve form baz alınarak ortaya konmaktadır. Eserler gerçekçilikten uzak bir şekilde duvarlar üzerinde en soyut halini alır. Sanatçılar eserleri üzerinde belirgin ya da anlamlı nesneler oluşturmak için herhangi bir çaba göstermez. Duvarlar üzerinde açık bir alanda icra edilen bu sanat, ortaya çok çarpıcı manzaralar çıkarmaktadır. Bu çağdaş bakışına örnek olarak ise Keith Haring isimli sanatçının Crack is Wack isimli tablosu gösterilebilir.
Gaagart'da bu ve benzeri birçok farklı tabloyu bulabilirsiniz. Daha fazla bilgi ve ilham verici içerikler için blog sitemizi ziyaret edin.
Soru: Abstraksiyonist duvar tablolarının diğer sanat türlerinden farkı nedir?
Cevap: Abstraksiyonist duvar tabloları, geleneksel sanat türlerinden farklı olarak renk, şekil ve form üzerine odaklanır. Bu tür eserler, belirgin veya anlamlı nesneler oluşturma çabasından uzak durarak, tamamen soyut ifadelerle sanatı sunar. Sanatçılar, eserlerinde gerçekçiliği değil, duygu ve düşüncelerini renk ve şekillerle ifade eder. Gaagart'ta bu eşsiz sanat türünün çarpıcı örneklerini keşfedebilirsiniz.